Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen toplantıda Türkiye ekonomisi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, özellikle asgari ücret ile ilgili yöneltilen sorulara dikkatli yanıtlar vererek, sürecin sendikalar, işverenler ve hükümet arasında müzakere edilerek belirlendiğini ve şu aşamada kendisinin bir yorum yapmasının doğru olmayacağını ifade etti. Şimşek, “Bu aşamada herhangi bir rakam hakkında konuşmam sürece zarar verebilir. Ancak tarafların rekabet gücü konusuna duyarlı olacaklarına eminim” dedi.
Öncelik Fiyat İstikrarı
Bakan Şimşek, fiyat istikrarının sağlanmasının bir numaralı öncelikleri olduğunu belirtti. Türkiye’nin ekonomisinde son 12 ayda bazı alanlarda önemli ilerlemeler kaydedildiğini, ancak fiyat istikrarının sağlanmasının zaman aldığını vurguladı. Şimşek, bu sürecin, özellikle Türkiye’nin jeopolitik konumu ve küresel ekonomik dalgalanmalar göz önünde bulundurulduğunda daha da kritik bir önem taşıdığını söyledi.
Bakan Şimşek’in konuşmasında üzerinde durduğu bir diğer konu ise mali disiplinin yeniden tesis edilmesiydi. Şimşek, mali disiplin ile birlikte, cari açığın daraltılmasının da öncelikli hedeflerden biri olduğunu belirtti. Türkiye’nin son dönemde cari açık konusunda önemli adımlar attığını, bu daralmanın yapısal reformlar sayesinde sürdürülebilir bir hale getirileceğini ifade etti. Özellikle Türkiye’nin rezervlerini yeniden inşa ettiğini vurgulayan Şimşek, bu başarıda Türk Lirası’na olan güvenin artmasının etkili olduğunu belirtti.
Reformlar İçin Mali Alan Yaratılması
Mehmet Şimşek, yapısal reformların ekonomi üzerindeki etkisine değindi ve bu reformların başarılı bir şekilde uygulanabilmesi için mali alan yaratmanın zorunlu olduğunu söyledi. Özellikle dijitalleşme, yeşil dönüşüm ve sanayi reformları gibi projelerin hayata geçirilmesinin kaynak gerektirdiğini, bu yüzden de vergi tabanının genişletildiğini ifade etti.
Enflasyonla Mücadele ve 2024 Yılı Beklentileri
Şimşek, enflasyonun tek haneli rakamlara düşürülmesi konusunda Merkez Bankası ile koordineli çalıştıklarını belirterek, gelecek yılın Türkiye için bir dönüm noktası olacağını ifade etti. “2024 yılında maliye politikası daha güçlü devreye girecek ve önemli bir negatif mali etki oluşturacak” diyen Şimşek, dış ve iç ekonomik şoklara karşı da tamponlar oluşturacaklarını söyledi.
Cari Açığın GSYH’ye Oranı Hedefi
Son olarak, Bakan Şimşek, Türkiye’nin cari açığının GSYH’ye oranını 2024 yılı için yüzde 3 seviyelerine düşürmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu hedefin gerçekleşmesi durumunda, Türkiye ekonomisinin dış dengesinin sürdürülebilir bir şekilde yeniden yapılandırılacağını ifade etti. Özellikle dış ticarette rekabet gücünün korunmasının, bu hedefe ulaşmada kritik bir rol oynayacağını vurguladı.
Bakan Şimşek’in bu açıklamaları, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde hangi adımları atacağına dair önemli ipuçları veriyor. Şimşek’in dile getirdiği bu öncelikler, özellikle fiyat istikrarı, mali disiplin ve reformların hayata geçirilmesi gibi konular, Türkiye’nin ekonomik geleceği açısından kritik önemde.
Sonuç olarak, Türkiye’nin asgari ücret müzakereleri ve diğer ekonomik politikalarının önümüzdeki aylarda nasıl şekilleneceğini izlemek, hem iş dünyası hem de kamuoyu için önemli olacak. Bu süreçte, hükümetin rekabet gücünü koruma taahhüdü, Türkiye’nin küresel ekonomi içinde yerini sağlamlaştırma hedeflerinin bir yansıması olarak görülüyor.
(Kaynak: Anadolu Ajansı)